Basic HTML Version
22
Değerli Paydaşlarımız,
Küresel dalgalanmaya karşı uygulamaya
konulan politikalar 2013 yılında nihayet
sonuç vermeye başlamıştır. Başta ABD
olmak üzere gelişmiş ekonomiler,
gerçekleşen büyüme oranları ile
beklentilerin üzerinde bir performans
gösterirken, uzun süren durgunluğun
ardından Avro Bölgesi de 2013 yılının
ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe
göre ilk kez pozitif büyüme kaydetmiştir.
Gelişmekte olan piyasalar ise çok iyi
başladıkları yılda üçüncü çeyrekten
itibaren belirsizlik ve dalgalanmaların
hakim olduğu hareketli günlere tanıklık
etmiştir. ABD Merkez Bankası’nın (FED)
Mayıs ortalarında finansal piyasalardan
varlık alım programının azaltılabileceğini
açıklamasının, gelişmekte olan
ekonomiler üzerinde yansımaları
olmuş, bu ülkelerden sermaye çıkışları
yaşanmıştır. Gelişmekte olan ülkelerin
sermaye hareketlerine karşı hassasiyeti
düşünülürse, önümüzdeki dönemde
bu ülkelerin gelişmeleri mutlak bir
dikkatle izleyerek, pozisyonlarını sürekli
olarak gözden geçirmeleri elzem
görünmektedir.
2013 yılı 3. çeyreği itibarıyla Türkiye
ekonomisi hane halkı tüketiminde
yaşanan iyileşme ve yatırım
harcamalarının artması neticesinde
%4.0 ile etkileyici bir büyüme
performansı sergilemiştir. Yılın ilk
yarısında, Moody’s’in not artırımına
gitmesiyle uluslararası fonlar için
cazibesini artıran Türkiye, FED’in tahvil
alım programını sonlandırabileceği
işaretlerini vermeye başlamasından
sonra ise diğer gelişmekte olan
ekonomiler gibi üzerinde bir baskı
hissetmiştir. Sermaye çıkışlarının
etkisiyle Türk lirasında değer kayıpları
yaşanırken faizler yükseliş eğilimine
girmiştir. Enflasyon cephesinde, yıllık
tüketici fiyat endeksi (TÜFE) artışı
2013 sonunda %7,40’a yükselmiştir.
Diğer yandan, yeniden genişleme
eğilimine giren cari açık da ekonomideki
kırılganlık riskini artırmaktadır.
Yakın dönemdeki tüm olumsuz
konjonktürleri başarı ile geçen Türk
bankacılık sektörü, yüksek aktif kalitesi
ve güçlü sermaye yapısıyla ülke
ekonomisindeki büyümeye sunduğu
katkıyı 2013 yılında da sürdürmüştür.
Yılın ikinci yarısından itibaren faizlerdeki
yükseliş piyasa genelinde bir miktar
duraksamaya yol açmış olsa da, kârlılık
sürdürülmüş ve yıl %14,2 özkaynak
kârlılığı oranı ile kapatılmıştır.
A&T Bank, sektörün güçlü bir
oyuncusu olma hedefiyle çıktığı yolda
başarılı bir yılı geride bırakmış, tüm
faaliyet alanlarında güçlü sonuçlar
elde etmiştir. Bankamız 2013 yılı için
belirlemiş olduğu finansal hedeflerin
de ötesine geçerek 3,4 milyar TL
aktif büyüklüğüne ve 49,6 milyon TL
net dönem kârı ile %12,02 özkaynak
kârlılığı oranına ulaşmıştır. A&T Bank
için 2013 yılının diğer bir çarpıcı verisi de
müşteri adedinin %100 oranında artış
göstermesi olmuştur.
Yönetim Kurulu Başkanı’nın Mesajı
Sektörün güçlü bir oyuncusu olma hedefiyle
çıktığı yolda başarılı bir yılı geride bırakan
A&T Bank, 2013’te yaptığı atılımlarla
2014 yılına daha büyük bir güvenle girmektedir.
büyüme
sürüyor